- Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi
- Vol: 14 Issue: 34
- İSLAM ORTAÇAĞI’NDA İRAN BÖLGESİNDEKİ TARİH YAZICILIĞI
İSLAM ORTAÇAĞI’NDA İRAN BÖLGESİNDEKİ TARİH YAZICILIĞI
Authors : Mustafa Demir
Pages : 255-273
View : 13 | Download : 6
Publication Date : 2010-02-28
Article Type : Other
Abstract :İslam sonrası İran’da Moğol öncesi ve sonrası yapılan tarih yazım çalışmaları farklılıklar gösterir. Bu dönemlerde İran tarih yazıcılığının gelişim ve değişim dönemlerini İslamiyet’in Farsça üzerindeki etkisi ve İran coğrafyasında kurulan devletlerin kültür anlayışları da etkilemiştir. İran’da Abbasiler devrinde fetihler durduğundan dolayı bilimsel faaliyetler hız kazanmıştır. Bu sebeple tarih yazıcılığı da Abbasi kültürel gelişimi içinde şekillenmiştir. İran bölgesindeki tarih yazıcılığını Moğol öncesi ve Moğol sonrası olarak ikiye ayırmak mümkündür. Moğol öncesi dönemde tarih yazıcılığı Hindistan mektebi ağırlıklı ve eski kaynaklardan özetler aktaran, Arapça eserlerden taklit ve kopya şeklinde derlemelerden ibarettir. Bu eserler genellikle kritik eksikliği gösterirler. Moğol dönemi sonrası ise bu coğrafyada İlhanlı-Moğol mektebi etkisi görülürken Farsça ön plana çıkmaya başlamıştır. X. Asırda başlayan Farsça tarih yazımı, Irak coğrafyasının yanı sıra Orta Asya şehirlerine de girmeye başladı. Yazılan ilk Farsça tarih kitapları, Arapça tarih kitaplarının tercüme veya muhtasarları şeklindeydi. Bu dönemde ilk ciddi çalışmayı yapan Samani vezir ve tarihçisi Belamî’nin Taberî tarihinin Farsça tercümesinin ardından Gerdizî, Beyhakî gibi tarihçiler Farsça kaleme alınmış orijinal tarih-coğrafya kitaplarıyla ansiklopedik eserler vücuda getirdiler. Yine bu dönemde Meliknâme, Siyasetnâme, Mücmelü’t- Tevarih gibi Farsça eserlerin yanı sıra şehir tarihçiliğinde de önemli adımlar atıldı. Tarih-i Sistan ve İbn Funduk Beyhakî’nin Tarih-i Beyhak adlı eserler bunlara örnek olarak gösterilebilir. Yine bu dönemde yetişen Birunî, Kaşanî, Zahireddin Nişaburî, Ravendî , Kadı Beyzavî, Nesevî, İbnü’l Esir, Cüzcanî ve İbn İsfediyar gibi müellifler önemli eserler vücuda getirdiler. Bu dönemin esas özelliği Farsça tarih yazımında yapılan çalışmaların tercüme-i hal, şehir tarihçiliği, hanedan tarihi alanında ilk örneklerin verilmiş olmasıdır. Yine bu dönemde dünya tarihinin ilk önemli tarih denemesi, Reşidüddin’in Camiü’t Tevârih’i ile oldu. Benaketî ve Kazvinî ise daha çak destanî tarzda eserler vücûda getirdiler. XIV.yüzyıl başlarına kadar İran, Irak, Türkistan ve Anadolu’da tarihçilik İlhanlılar ve Timurluların himayesinde devam etti ve büyük başarılara ulaştı. Bu dönemde Zekeriya Kazvinî, Vassaf, Zekeriya Kazvinî, Mirhond, Hondmir, Şerefeddin Yezdî, Nizmüddin Şamî Hafız Ebru gibi tarihçiler büyük eserler vücûda getirdiler.Keywords : İran, Ortaçağ Tarihçiliği, İlhanlı, Mirhond, Hondmir